Klasik Filmler Listesi

Klasik Filmler Listesi

Makale 4dk okuma Liste 36 Film

Güncelleme 2023 v5
147bin okuma


İlişkili Listeler Kült Filmler Listesi, Pre-Code Korku Filmleri Listesi

Klasik filmler listesi; en iyi olanları zaman içerisinde kült film haline gelecek, sinema tarihinin erken ve orta dönem önemli referansları ile oluşturulmuştur.

Bahadır MahmutBahadır Mahmut


Klasik Film

Klasik film; sinemaya ait teknik kabiliyetlerin, film yapısının ve anlatım yönteminin oluşmasında daha önceden kullanılmamış etkinlikte kullanıldığı ve bu niteliği sebebiyle kendisinden sonra çekilen takipçilerine önderlik eden filmlerdir.

Klasik haline gelen filmler devrimsel ölçüde çağdaşlarından farklılaşır. Bu filmlere farklılıkları sebebiyle genelde dönemlerinde yeteri kadar önem atf edilmemiş olabilir. Yenilikçi yöntemlerin takipçi filmler tarafından tekrarlanması/geliştirilmesi, sektör ve izleyici tarafından kabul görmesi ile bu yöntemleri ilk defa etkin şekilde ortaya koyan filmler, klasik film olarak nitelendirilir.

Klasik Nedir? Klasik Ne Demektir?

Cambridge Sözlüğü

  1. Klasik bir kitap, film vb. uzun süredir popüler olan ve çok iyi olandır
  2. Tipik

Oxford Sözlüğü

  1. Türünün en iyilerinden veya en önemlilerinden biri olarak kabul edilen veya kabul edilmeyi hak eden
  2. (ayrıca klasik) Bulmayı umduğunuz bir şeyin tüm tipik özelliklerine sahip olmak

Türk Dil Kurumu (TDK) Sözlüğü

  1. Üzerinden çok zaman geçtiği hâlde değerini yitirmeyen, türünde örnek olarak görülen eser
  2. XVII. yüzyıl Fransız dili, sanatı ve yazarları ile ilgili olan
  3. Alışılmış
  4. Sanatta kuralcı
  5. Kökleşik
  6. isim Eski Yunan, Roma ve XVII. yüzyıl Fransız sanatıyla ilgili sanatçı veya eser
  7. isim Eski Yunan ve Roma çağı dili ve sanatı ile ilgili olan

Klasik Filmlerin Kısa Tarihsel Gelişimi

Görsel sanatlar için klasik kavramı, “klasisizm” (classicism) terimi genellikle klasik antik çağ sanatı (MÖ 10.yy – MS 4.-5.yy) ile özellikle “Yunan sanatı” ve “Roma Sanatı”nın taklidine atıfta bulunur. Aynı zamanda “Ege Sanatı” (Aegean Art) (MÖ 25.yy-11.yy) ve “Etrüsk sanatı” (MÖ 7.yy-1.yy) klasisizm için önceki referans noktaları olarak değerlendirilir. Bu nedenle örneğin Orta Çağ veya sonrasında verilen Antik Yunan ve Antik Roma sanatından esinlenen herhangi bir mimari, resim veya heykel klasisizm örneğidir. Bu eserler, kendi sanat disiplinleri altında klasik eser olarak anılır.

Academy-of-Athens-by-Raffaello-Sanzio-da-Urbino--
Academy of Athens by Raffaello Sanzio da Urbino 1509-1511

Klasik müziğe bakıldığında görsel sanatlara benzer şekilde kökeninde Antik Yunan Sanatı bulunur. Orta Çağ ve Gotik dönemde gelişen çok seslilik tekniği, kilise ve saray baskısı ile aynı dönemde müziğe entegre edilmiştir. Rönesans’ın gelişi ile enstrümanların bugünkü kullanımlarına benzer şekilde ortaya konulan müzik, klasik (batı) müzik olarak nitelendirilmeye başlanır.

Binlerce yıllık sanat disiplinleri kendi içlerinde klasik kavramını geçmiş referanslar üzerinden oluştururken 20.yy sonunda ortaya çıkan sinema için durum çok farklıydı. Sinema teknolojik gelişmelerin sonucunda ortaya çıkmıştı, geçmişi yoktu, sanat olduğu dahi tartışmalıydı. Sektör, üretici ve izleyiciler için sinemanın referans noktaları ile sınırlarının bilinmesi bir gerekliydi. Bu durum sinemada klasik kavramının oluşmasını olağan dışı şekilde tetikledi.

20.yy başlangıcında klasik film kavramını oluşturacak içerik ve yaklaşımların başka sanat disiplinlerinden aktarılması, sinemanın ilk klasik referans eserlerinin oluşturulması için bir seçenek olarak görüldü. Klasik film olmaya aday, sanat filmi statüsünde sayılan ilk filmler tiyatro ve edebiyatın belirgin şekilde etkisi altındaydı. Film d’art akımı, bu durumun en belirgin yaşandığı akımdı. Film d’art akımında sanat değeri taşıyan filmlerin ancak klasik tiyatro ve klasik edebiyat eserlerinin sinemaya aktarılması ile çekilebileceği düşünüldü. Fakat kısa süre içerisinde bu yaklaşım klasik sinemayı oluşturma amacına uygun sonuçlar vermedi. İzleyicilere film diye sunulan şey filmden daha çok kameraya alınmış tiyatro, edebiyat eserlerini andıran görüntülerdi.

Sinema, karakteristik olarak teknolojik bir gelişmenin -kamera ile hareketin kaydedilmesi ve kamera hareketi- sonucu ortaya çıkmıştı. Bu varoluşsal sebepten ötürü klasik film veya klasik sinema tamlamalarının diğer sanat disiplinlerine benzer şekilde geçmişe dönük belirgin referansları yoktu. Sinema ancak kendi varoluşundan gelen karakteristik kabiliyetlerini kullanmaya başlayınca anlatım yöntemlerini geliştirip, kendi dilini oluşturdu. Bu yöntem ve dil ile çekilen klasik filmler, klasik sinemanın sınırlarını belirledi. Film d’art ve benzeri yaklaşımlar kısa zamanda tamamen geçersiz hale geldi.

Sinemanın anlatım yöntemi; kamera hareketlerinin çeşitlendirilmesi, montaj yöntemlerinin gelişmesi, sesli sinemanın hayata geçmesi, star sisteminin oluşması ve sinemanın endüstriyelleşmesi ile köklü değişiklikler yaşadı. Sinemanın erken döneminde cesaret gösterip kalıplaşmış (diğer sanat disiplinlerinden devşirilen örn: edebiyat, resim, tiyatro) anlatım yöntemlerini yıkan yenilikçi yönetmenler ortaya çıktı. Bu yönetmenler aldıkları tüm eleştirilere rağmen sinemanın bugün klasik olarak anılan anlatım yöntemlerini geliştirdi.

Seven-Samurai-
Seven Samurai (1954)

Filmlerin üretim, çoğaltım ve dağıtım maliyetlerinin yüksek olması sinemanın ilk döneminin; Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İngiltere vb. ülkelerde, dünya geneline göre daha verimli geçmesine sebep oldu. Yüksek sayıdaki üretim ile sinema dili bu ülkelerde hızlı şekilde gelişti. Gelişen sinema dili ile başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere bu ülkeler, sinemanın klasik eserlerini üretir hale geldi.

20. yüzyıl içerisinde yaşanan dünya savaşları, ekonomik krizler, kıtlık, soykırım, dikta rejimleri, teknolojik gelişmeler ve bunlarla ilişkili sosyal, ekonomik, kültürel değişimler sanat disiplinleri içerisinde modern sanat eserlerinin oransal artışına sebep oldu. Henüz kendi anlatım yöntemini keşfetmeye çalışan sinemada, klasik film olarak nitelendirilen filmler ile modern sinema örnekleri dönemsel olarak iç içe girmeye başladı.

Modern Klasikler

Modern klasikler olarak nitelendirilen filmler özellikle geç 60’lar sonrasında, ekonomik genişlemelerin ve kültürel alanda meydana gelen özgürlükçü yaklaşımların artmasıyla ortaya çıktı. Modern klasik filmler henüz klasik kavramı yeni oluşan sinemayı modern sanatın etkisinde köklü şekilde değiştirecek yaklaşımları barındırdı.

Klasik Filmlerin Karakteristik Yapısı

Klasik haline gelen filmler genel olarak, yönetmenlerinin filmi klasik statüsüne taşıyan yenilikçi yöntemlerini ilk kullandıkları filmler değillerdir. Yenilikçi yöntemler, yönetmenler tarafından filmografileri içerisinde denenir ve geliştirilir. Yenilikçi yöntemin sinema sektörü ve izleyicileri tarafından en çok kabul gören versiyonunu barındıran filmler ise klasikleşir.

Au-Hasard-Balthazar-
Au Hasard Balthazar (1966)

Klasik filmler genel olarak bütçe açısında bölgesinde, çağdaşlarına göre daha fazla finanse edilmiş filmlerdir. Prodüksiyon, oyunculuk ve benzeri yönlerden çağdaşlarının üstünde performans sergilerler.

Eski tarihli olmalarından ötürü, klasikler filmler izlenmeden dönem ve bölge okuması-araştırması yapılması önemlidir. Filmin çekildiği dönem ve bölgedeki siyasi, askeri, ekonomik, sosyolojik durumun bilinmesi izleyici açısından filme birçok farklı katman katabilir. Dönem ve bölge okumaları aynı zamanda film ile yapımcılarının etkin konjonktüre göre konumlandırılmak istedikleri tarafı gösterir. Bunun yanında sinema için büyük önem arz eden teknolojik dönüm noktaların da bilinmesi çekilen filmlerin öneminin ve getirdiği yeniliklerin fark edilmesi için gereklidir.

Önemli Klasik Film Yönetmenleri ve Sinemacıları

  • Akira Kurosawa
  • Francis Ford Coppola
  • William Wyler
  • Orson Welles
  • Charles Chaplin
  • Fritz Lang
  • Carl Theodor Dreyer
  • Buster Keaton
  • F.W. Murnau
  • Sergei Eisenstein

En İyi Klasik Filmler

Klasik Filmler Listesi

Sıralama (listeleme, gösterim, IMDb puanı)

  1. Metropolis (1927) – Fritz Lang
  2. İşçi sınıfı ile şehir planlamacıları arasında keskin şekilde bölünmüş fütüristik şehirde, kentin kurucusunun oğlu, bir kurtarıcının gelişini öngören işçi sınıfı peygamberine aşık olacaktır.

    Bilgi | Fragman

  3. Harakiri (Seppuku) (1962) – Masaki Kobayashi
  4. Feodal bir efendinin sarayında düştüğü fakirlik sebebiyle seppuku talep eden Hanshiro Tsugumo, daha önce aynı taleple gelen başka bir roninin intihara nasıl zorlandığını öğrendiğinde hesaplaşmasının dozunu daha da arttıracaktır.

    Bilgi | Fragman

  5. Godzilla (Gojira) (1954) – Ishirô Honda
  6. Nükleer testler sonucu denizde uyanan dev canavar Gojira dehşet saçmaya başlar. Gojira Tokyo’ya ilerler. Gojira’nın başkente getireceği yıkımı durdurmanın bedeli genç bir doktorun vicdan hesaplaşmasından geçmektedir.

    Bilgi | Fragman

  7. Faust (Faust: Eine deutsche Volkssage) (1926) – F.W. Murnau
  8. Mephisto, Tanrı ile Dünya üzerine bahse girer. Bahsin kazananı, kendisini ilim irfana adamış olan Faust’un ruhunu Mephisto’ya teslim edip etmeyeceği ile belli olacaktır. Mephisto amacına ulaşmak için yer yüzüne iner.

    Bilgi | Fragman

  9. The Passion of Joan of Arc (La passion de Jeanne d’Arc) (1928) – Carl Theodor Dreyer
  10. 1431 yılında, Jeanne d’Arc sapkın suçlamalarla yargılanmaktadır. Dini mahkeme, Jeanne’i ölüm cezasından kurtarmak ve toplumda dini bütünlüğü sağlamak için kutsal görüş iddialarını geri almaya zorlar.

    Bilgi | Fragman

  11. Ordet (1955) – Carl Theodor Dreyer
  12. Borgen ailesi varlığını farklı bir muhafazakarlık içerisinde sürdürmeye çalışmaktadır. Ailenin içerisinde yer aldıkları toplum içerisinde kabul görmeyen dini görüşleri zamanla farklı şekillerde aile içerisindeki çatışmaların da ana konusu haline gelecektir.

    Bilgi | Fragman

  13. Un Chien Andalou (1929) – Luis Buñuel
  14. Un-Chien-Andalou

    Salvador Dalí ve Luis Buñuel’in rüyalarını birbirleri ile paylaşmaları ile ortaya çıkan, sürrealizmin, sinemadaki erken doruklarından bir tanesi olan klasik.

    Bilgi | Fragman

  15. Wild Strawberries (Smultronstället) (1957) – Ingmar Bergman
  16. Soğuk ve yalnız profesör Isak Borg Lund’a fahri doktorasını almak üzere seyahat edecektir. Birlikte yola çıktığı gelini ve yolda aldığı otostopçularla hayatını sorguladığı, sık sık geçmişe de dönüş yaşadığı bir yolculuk yapacaktır.

    Bilgi | Fragman

  17. Persona (1966) – Ingmar Bergman
  18. Ünlü aktris Elisabeth Vogler kimsenin anlayamadığı bir sebepten tamamen sessizliğe gömülür ve doktorunun tavsiyesiyle inzivaya çekilir. Bu süreçte ona bakmakla görevlendirilen Hemşire Alma ile baş başa kalan Elisabeth arasında karmaşık bir ilişki gelişecektir.

    Faklı perspektiflerle değişik şekillerde yorumlanan filmi için Bergman hikayenin ne anlama geldiğini açıklamayıp, anlaşılmasından çok hissedilerek izlenmesini tercih etmiştir.

    Bilgi | Fragman

  19. Umberto D. (1952) – Vittorio De Sica
  20. Emekli maaşıyla geçinemeyen Umberto D. ev sahibine borçlarını ödeyememektedir. Pansiyondan atılma korkusu ve geçim kaygısıyla günden güne umutsuzluğa düşen yaşlı adamı hayatta tutan tek şey köpeği olacaktır.

    Bilgi | Fragman

  21. Double Indemnity (1944) – Billy Wilder
  22. Sigortacı Walter ile zengin bir iş adamının mutsuz eşi Phyllis, zengin olabilmek için Walter’ın tecrübesini kullanarak ustaca bir cinayet planlayacaklardır.

    Double Indemnity klasik noir'in belki de en belirgin eseridir. Femme fatale, sigara kullanımı, ışık kullanımı, karanlık içerisinde kaybolan bir adam, dedektifler ve kurban edilecek zengin bir koca.

    Bilgi | Fragman

  23. The Third Man (1949) – Carol Reed
  24. Roman yazarı Holly Martins, arkadaşı Harry Lime’ı ziyaret için gittiği savaş sonrası Viyana’sında gizemli ve karışık bir cinayeti aydınlatmak için çabalayacaktır.

    Klasik noir'in geç döneminde gelen fakat buna rağmen noir dahil klasik sinemanın en önemli filmlerinden biri olan Third Man, Alman dışavurumculuğunun; ışıktan mimariye, kadrajdan alan derinliklerine kadar tüm becerilerini kullanarak noir için referans bir filme dönüşür.

    Bilgi | Fragman

  25. Touch of Evil (1958) – Orson Welles
  26. Efsanevi tek plan açılış sahnesi, karakter derinlikleri ve analizlerine ayrılan alan, güvenlik güçlerinin çürümüşlüğü, siyasi ve adalet yapısına göndermeleri ile Touch of Evil, klasik noir’in en cesur yapımı olarak nitelendirilebilir.

    Amerika - Meksika sınırında gerçekleşen suikasti aydınlatmaya çalışan iki dedektif kısa zaman içerisinde birbirlerine rakip hale gelirler. Bu rekabet çok kısa zamanda bölgeyi domine eden mafyanın da yardımıyla düşmanlığa dönüştürülecektir.

    Bilgi | Fragman

  27. M (Eine Stadt sucht einen Mörder) (1931) – Fritz Lang
  28. Hans Beckert koca bir şehre bela olmuştur. İşlediği çocuk cinayetleri şehrin çetelerinden polisine kadar tüm ahalisini linç için bir araya getirmiştir. Hans Beckert tüm yaptıklarına rağmen suçlu mudur?

    Vampire of Düsseldorf olarak afişe edilen gerçek bir katil Peter Kurten esinlenerek çekilmiş film Fritz Lang'in sisnemasının tüm karakteristik özelliklerini taşıyor. Halk-suçlu-polis-çete ile suz-ceza kavramlarını irdeleyen film, ilk sesli filmlerden biri olmasına rağmen ses kullanımının sinemadaki en iyi örneklerinden biridir.

    Bilgi | Fragman

  29. Tokyo Story (1953) – Yasujirô Ozu
  30. Shukichi and Tomi Hirayama çocuklarını ziyaret etmek için Tokyo’ya giderler. Ziyaretleri en başta planlamalar ve gezintiler ile çok iyi geçecek gibi görünse de çocuklarının ve torunlarının kendilerine karşı tavırları her şeyi altüst edecektir.

    Yasujirô'nun sinemasının karakteristik tüm özelliklerine yer verdiği, ebeveyn-çocuk ilişkisi hakkında benzer örneklerine nazaran tersine çalıştırılmış ve hedefine çocukları almış, ailenin ne olduğu ile keskin bir eleştiri.

    Bilgi | Fragman

  31. The Seventh Seal (Det sjunde inseglet) (1957) – Ingmar Bergman
  32. Savaştan sağ çıkmayı başarmış şovalye Antonius Block evine doğru yol alırken veba salgının kırıp geçirdiği topraklarda ölüm ile karşılaşır. Arkasında savaşı bırakmasının hiç bir anlamı yoktur. Ölüm karşısında ve sıra kendisindedir. Ölüme hayatına karşı satranç oynama teklifinde bulunan Antonius’un hikayesi tüm ölümlülerin acınası ağıtına dönüşecektir.

    Sinema tarihinde ölümün tasviri üzerine yapılmış en iyi filmlerden birisi olan The Seventh Seal, karanlığı, şiirselliği, oyunculuğu, imgeleri, öyküsü ile her dönemin kült klasiği.

    Bilgi | Fragman

  33. Psycho (1960) – Alfred Hitchcock
  34. Marion Crane belki de hayatını değiştirmesine yetecek olan parayı uzun yıllardır çalıştığı patronun müşterisinden çalar. Kaçış yolundayken günü yorgunluğu ve çıkan fırtınayı atlatmak için tekinsiz Bates oteline sığınır.

    Alfred Hitchcock'un korku-gerilim türlerine en büyük armağını. Film boyunca izleyici ile oynaması, sinemanın olanaklarını kullanması, akıldan çıkmayan sahneleri, inanılmaz sonu ile sonrasında gelen türdaşlarını şekillendiren bir film.

    Bilgi | Fragman

  35. Sunset Boulevard (Sunset Blvd.) (1950) – Billy Wilder
  36. Senaryo yazarı Joe Gillis eski popüler günlerini geride bırakmış sesiz sinema dönemi yıldızlarından Norma Desmond için çalışmaya başlar. Norma, Joe’dan kendisini eski popüler günlerine geri döndürecek bir senaryo yazmasını ister. Joe başlarda Norma’nın fikrini değiştirmeye çalışsa da kısa zamanda karşısındakinin eski bir yıldızdan daha çok narsist, sadece egodan ibaret bir…➝

    Sinemadaki değişimin, değiştirilemez sonuçlarını artık yıldızı sönmüş bir aktirst üzerinden irdelendiği, sanat camiasının ikiyüzlülüğünün açık edildiği, yaşlanma, yabancılaşma, varlık ve unutulma üzerine Billy Wilder başyapıtı.

    Bilgi | Fragman

  37. The 400 Blows (1959) – François Truffaut
  38. 14 yaşındaki Antoine Doinel söylediği yalanlar, okuldan kaçamalar ve ufak tefek hırsızlıkları ile küçük bir suçlu haline gelmiştir. Ailesinin ilgisizliği, okulun tavrı ise onu yaptıklarında tetikleyen ana unsurdur. Antoine istenildiği gibi olamamaktan suçludur. Yüzleşeceği ise hayatın bundan ibaret olduğudur.

    Truffaut'ın bir çocuk için tam olarak hayatın ne demek olduğunu anlama anını canlandırdığı, izleyenini özellikle son sahne ve karesi ile çelişkilere sürükleyen başyapıtı.

    Bilgi | Fragman

  39. Citizen Kane (1941) – Orson Welles
  40. Charles Foster Kane’nin ölümü sırasında ağzından dökülen “rosebud” kelimesi bizi bu kelimenin sırrını araştıranlar tarafından Kane’in tüm hayatına tanıklık etmemzie sebep olacaktır. Paranın, kariyer ve iktidarın nasıl bir zindana dönüşütüğü Kane’nin sonu belli dramıdır.

    Orson Welles'in yazdığı, oynadığı, yönettiği, anlatımını sinema içerisinde teknik çözümler keşfederek gerçekleştirdiği, geçişleri, kamera açıları, ışığı, sesi ile sinemanın referans noktalarından birisi.

    Bilgi | Fragman

  41. 12 Angry Men (1957) – Sidney Lumet
  42. Babasını öldürmekle suçlanan kenar mahallenin, sabıka kaydı kabarık, zenci genci için ölüm kararı vermek, 12 kişilik jüri için oldukça kolay gibi görünse de 8 numaralı jüri üyesini her şeyin akla bu kadar yatkın olması rahatsız etmiştir.

    Reddetmenin bir yetkinliğe dönüştüğü, akıl yürütme ve ön yargılarınn alaşağı edildiği, karakter değişimlerinden, hareketlere, kamera açılarına kadar ders niteliğindeki Sidney Lumet erken dönem başyapıtı.

    Bilgi | Fragman

  43. Blow-Up (1966) – Michelangelo Antonioni
  44. Thomas sex, müzik, uyuşturucu ve moda içerisinde kendisini kaybetmiştir. Thomas parkta yaptığı candid çekimlerin birinde bir kadın ile erkeği izlemeye alır ve fotoğraflar. Daha sonradan fotoğraflarında farkedeceği detaylar kadının bir cinayete kurban gitmiş olabileceği üzerine evrilecektir.

    Antonioni'nin gerçek, şüphe, ispat, görmek, görünmek, göstermek üzerine çok fazl şey söylediği, döneminin Londra'sının ve yaşam tarzının en açık şekilde aktarıldığı ilk İnglizce filmi.

    Bilgi | Fragman

  45. Au Hasard Balthazar (1966) – Robert Bresson
  46. Marie ve sevgili eşeği Balthazar’ın hayatının bir çok noktada birbiri ile kesişir. Genel olarak yaşadıkları şey; hayat içerisinde sürüklenmek, psikolojik ve fiziksel şiddet altında hayatta kalmak zorunda olmak ve taşıyamayacakları yükler altına girmek zorunda kalmaktır.

    Robert Bresson'ın Balthazar isimli bir eşek üzerinden öykü anlatımı yapması olarak da görülebilecek belki bundan daha çok Balthazar isimli eşeğin hayatını anlattığı filmi.

    Bilgi | Fragman

  47. Modern Times (1936) – Charles Chaplin
  48. Charlie Chaplin sıradan bir fabrika işçisidir. Yaptığı sıradan cıvata sıkma işi çok basit olsa da makineleşmek bi hayli zordur. Chaplin’in dev bir fabrika içerisinde insan olarak kalmaya çalışması zamanımızı da kapsayacak şekilde sanayi altındaki ezilişimizi aydınlatacaktır.

    Charles Chaplin'in içinde bulunduğu Amerika ve ülkesinin büyüyen sanayisi sinemaya karşı da cephe aldığı, modern olana, makineleşmeye ve insanın kendi ürettiği altında ezilmesine karşı muhtemelen hiçbir zaman eskimeyecek olan filmi. İnsanın yeni ile sınanması ve yaşadığı yabancılaşmanın sinemadaki en ironik hali.

    Bilgi | Fragman

  49. Ran (1985) – Akira Kurosawa
  50. Lord Hidetora Ichimonji artık savaşamayacak ve topraklarını koruyamayacak kadar yaşlanmıştır. Çözümü topraklarını 3 oğluna pay etmekte bulur. Toprak paylaşımı işleri herkes için daha kötüye götürecektir.

    Akira Kurosawa'nın William Shakespeare'in Kral Lear eseri için yorumu. Tüm görselliği, mükemmel savaş sahneleri, kostümleri, kadrajdaki hareketin hiç bitmemesi ile Kurosawa'nın en iyilerinden biri.

    Bilgi | Fragman

  51. Ben-Hur (1959) – William Wyler
  52. Prens Ben-Hur, çocukluk arkadaşı dönemin Roma generali tarafından tutsak alınır. Ben-Hur özgürlüğü ve intikamı için savaşacaktır. Bu mücadele içerisinde hem veba salgını hem de İsa’nın çarmıha gerilme süreci öykünün sadece diğer bileşenleri haline gelecektir.

    William Wyler'ın Hollywood için ile büyük kaçan filmi. Uzun çekim süreci, bütçesi, kullanılan figüran, kostüm ve set sayısı dönemine kadar ki en büyük yapım. Tüm bu büyüklüklere rağmen William Wyler'ın elinde mükemmel bir akışta işlenmiş öykü.

    Bilgi | Fragman

  53. The General (1926) – Clyde Bruckman, Buster Keaton
  54. Johnnie Gray’in hayatının odağında iki şey vardır. Lokomotivie ve sevgili Annabelle Lee. Amerikan iç savaşının ortasında Johnnie her ikisini de kaybetmek üzeredir. Johnnie sevdikleri ve biraz da Güney Cephesi için elinden gelen her şeyi yapacaktır.

    Buster Keaton'ın yönetmenliğinin ve oyunculuğunun zirvesinde olduğu filmi. Bir yandan kadın ve makineye duyulan sevgi sebebiyle yapılan erkeklik vurgusu, Güney Cephesinin yanında görünme yer alınması, çekimlerde yapılan oyunlar, köprü patlatma sahseni ile unutulmayacak bir klasik.

    Bilgi | Fragman

  55. Taxi Driver (1976) – Martin Scorsese
  56. Deliliğinin uç sınırlarına az bir mesafede duran taksi sürücüsü Travis’in küçük bir hayat kadını için beslediği duyguların pik yapması ile içerisindeki Vietnam gazisini çıkartıp masum Amerikan toplumu üzerine salmasını konu eden Scorsese filmi.

    Martin Scorsese'nin benzersiz stil ve yaklaşım ile insan olmanın yükünü omuzlarımıza yüklediği filmi. Kült haline gelmiş sahneleri, Robert De Niro'nun mükemmel oyunculuğu, öykünün başından sonuna kadar izleyicinin içine işlenen delilik ve Amerikan Rüyasının kabusa evrilişi ile benzersiz bir başyapıt.

    Bilgi | Fragman

  57. The Godfather (1972) – Francis Ford Coppola
  58. Michael, babası Vito Corleone’nin liderliğini üstlendiği mafya ailesinin bir parçası olmak yerine kendi hayatını yaşamayı tercih etse de ailenin diğer mafyalara karşı açtığı savaş içerisinde kendisine gereğinden fazla ihtiyaç duyulacaktır.

    Francis Ford Coppola'nın Mario Puzo eserinden yeniden inşa ettiği sinemada öyküye çok şey katan, karakter gelişimlerinde sınır tanımayan, oyunculukların üst seviyede olduğu, neredeyse her sahnesi ve bir çok repliği kült haline klasik, gelmiş sinemanın tanımlarından biri.

    Bilgi | Fragman

  59. The Exterminating Angel (El Ángel Exterminador) (1962) – Luis Buñuel
  60. Cemiyet hayatını sonuna kadar yaşamayı hakeden sosyetik bir grup; eşleri, mücevherleri, şık giysileri ve tüm egoları ile geceyi geçirmek için bir malikhanede toplanırlar. Fakat onları malikhanede tutan başka bir şey vardır; aşılamayan sınırlar.

    Luis Buñuel'in cemiyet hayatını alt üst edip içini dışını açık ettiği sürrealizmin sınırlarında dolanan muhteşem filmi.

    Bilgi | Fragman

  61. Onibaba (1964) – Kaneto Shindô
  62. Savaşa giden Kichi’nin eşi ve annesi açlıktan kırılmaktadır. İkili açlıktan ölmemek için savaştan kaçan samuray ve askerlerin eşyalarını ele geçirip satmaktadır. Ta ki oğul/eş Kichi’nin yakın arkadaşı sağ olarak savaştan dönüp Kichi’nin eşine sarkıntı olmaya başlayıncaya kadar.

    Savaşın ardından geride kalanlara dair en etkileyici yapımlardan biri. Kısıtlı olanak ile Kaneto Shindô'nun yarattığı atmosfer ve karakter dinamikleri filmi başyapıt seviyesine taşıyor.

    Bilgi | Fragman

  63. The Great Dictator (1940) – Charles Chaplin
  64. Clarles Chaplin’in insan üstü kabiliyetiyle tarihin en korkunç karakterlerinden biri olan Hitler’i bir komedi karakterine evirmesi, bunu yaparken genelde birbirinden ayrı tutulan Hitler ve insan kavramlarını beceri ile harmanlaması.

    Bilgi | Fragman

  65. Frankenstein (1931) – James Whale
  66. Bilim adamı Dr. Henry Frankenstein kadavra ve cesetleri tekrar yaşama döndürmeyi kendine amaç edinmiştir. Çalışmaları bazı hatalar içerse de başarıyla ile sonuçlanacak ve kendi canlı öngörüsünün ötesinde bir canavar ortaya çıkacaktır.

    Rahatsız edici, karanlık, kült, klasik. Halen yaratık filmelerine referans olmaya devam eden Frankenstein, Pre-Code döneminin en iyileri arasında.

    Bilgi | Fragman

  67. Battleship Potemkin (1925) – Sergei Eisenstein
  68. Potemkin isimli Çarlık zırhlısı içerisinde bulunan askerlerin bir çok sıkıntının yanı sıra bir de yemek sıkıntısı çekmesinden çıkan bir isyanı konu almaktadır. Askerler artık daha fazla bozuk yemek yememek için ayaklanırlar, yemek yemeyi reddederler. Bu durum komutanları tarafından askeri teamüllere uygun(!) şekilde cezalandırılmak istenir. Ve sıkıntı sahil halkını daiçine alacak…➝

    Teknik aşırtmaları ile birlikte sinemaya yön veren, propoganda sinemasının en iyi örneği. Kurgudan, kesmeye Sergei Eisenstein sinemayı yeniden keşfettiği eseri.

    Bilgi | Fragman

  69. Rope (1948) – Alfred Hitchcock
  70. Biri her ne kadar istekli olmasa da en büyük eserlerini sergilemekten çekinmeyen iki arkadaşın hikayesi. Eserleri bir cinayet. Hitchcock’ın dehasını konuşturduğu bu film işledikleri cinayetin ardından arkadaşlarının cesedi üzerinde yemek daveti veren iki arkadaşın psikolojik olarak çözümlemelerini bizlere sunuyor.

    Binlerce kuş veya bir parça halat. Veya basit bir sandık sadece. Yönetmen Alfred Hitchcock ise imge her şey olabilir.

    Bilgi | Fragman

  71. The Ox-Bow Incident (1943) – William A. Wellman
  72. Üç yoldaşın tek suçları yanlış zamanda yanlış yerde bulunmaktır. Kırsalda yol almakta olan üç yoldaş yakınlardaki kasabanın sevilen ve varlıklı sakinlerinden biri olan Larry Kinkaid’in katili olarak kasabalı tarafından zaptedilirler. Kızgın kalabalık linç mekanizmasını hızlı şekilde çalıştırarak üçlüyü yok etmek isteyecek üçlü ise masumiyetlerini, anlamak istemeyen bu kalabalığa ispatlamak zorunda…➝

    Çelişkinin yanında, toplum psikolojisine, adalet anlayışına, demokrasiye, intikam duygusuna, sadece doğruyu bilmenin değil doğru olanı yapmanın önemine de çok sert vuruşlar ile yer veren bir başyapıt.

    Bilgi | Fragman

  73. 2001: A Space Odyssey (1968) – Stanley Kubrick
  74. 2001: A Space Odyssey, varoluşa ve yokoluşa, yaşam ile ölüme, bilinç ve zamana dair yığınla neden ve nasıl sorusu barındırmaktadır. Kendisinden sonra çekilmiş ve öne çıkmış uzay, yapay zeka, bilinç, varoluş konulu filmlere azımsanmayacak referans teşkil etmektedir.

    Sinema tarihinde ancak Stanley Kubrick tarafından ulaşılabilmiş uzay atmosferi. Boşluklar, hareket-durağanlık, ses-sessizlik ve müzik ile teknik açıdan mükemmel şekilde çözümlenmiş sahneler.

    Bilgi | Fragman

  75. A Man Escaped (Un condamné à mort s’est échappé ou Le vent souffle où il veut) (1957) – Robert Bresson
  76. Le lieutenant Fontaine idam cezasına çarptırılmış ve infazını bekleyen bir mahkumdur. Le lieutenant Fontaine’nin kendisi gibi ölümü bekleyen diğer mahkumlardan tek farkı kaçmaya karşı beslediği önlenemez motivasyonudur.

    Sinemanın ne olup ne olmadığını anlayabilmek için izlenmesi gereken başlıca filmlerden biri. İmgelerin, boşluğun, gerilimin, sessizliğin, yoksunluğun izleyici üzerinde gizli hükmü.

    Bilgi | Fragman
Paylaş