İçerik Başlıkları
Türkçe kült kelimesi Fransızca culte kelimesinden türetilmiştir. Kült, culte veya cult; Latince cultus kelimesinden günümüz konuşma dillerine gelir. Cultus, tapınma ve inanma anlamındadır. Kült (cult) ise tapınma eyleminin (cultus) gerçekleştirildiği şeyi ifade eder. Tapınma eylemi inançla ilgili değerlerin dışında; kişi, fikir, eser veya başka bir şey için gerçekleşebilir. Tapınılan şey, kült statüsüne taşınmış olur. Kült kavramı zaman içerisinde inanç bağlamından kopartılıp, eserleri nitelendirmek için daha fazla kullanılmaya başlanmıştır.
Kült kavramı sinema öncesinde de kullanılan bir kavramdı. Özellikle edebiyatta çok fazla eser kült olarak nitelendirildi. Sinemanın ilk dönemlerinden itibaren çekilen birçok kült filmin arkasında yine kült bir edebiyat eseri yer aldı.
Nosferatu (1922) ve aynı yıl çekilen Häxan (1922) gibi izleyici üzerinde korku unsurlarıyla şok etkisi yaratan filmler sinemanın erken dönem kült filmleri arasında gösterildi. Kült kavramı zaman içerisinde ana akımdan ayrılan, rahatsız edici, istismar içerikli, yasaklı ve tartışmalı filmler ile daha fazla anılmaya başlandı. Kült kavramının ilgi çekmeye başlaması ile bu filmlerin üretimleri de önemli ölçüde arttı. Kült olma durumu ana akıma dahil olmakta zorlanan filmlerin; gelir, bilinirlik, prestij ve benzeri değerlere ulaşması için çözüm noktası haline geldi. Kült kavramı; dönem, bölge, akım ve türler üstü olması sebebiyle, kült filmin tarihsel gelişimi tüm sinema tarihine yayılır. Bu tarihsel gelişimi kısaca özetlemek için kült kavramını etkileyen önemli değişimleri belirlemek yeterlidir. Hollywood’un Altın Çağı’nda çekilen A filmlere alternatif olarak salonlarda kendilerine yer bulmaya başlayan B filmler ve B filmlerden çok daha düşük maliyetli Z filmler, kült filmlerin üretim adetlerinin artması için elverişli koşulları oluşturdu. Ana akımdan uzak olmaları sebebiyle izleyici üzerinde şok etkisi ve hayranlık oluşturacak yöntemler B ve Z filmler ile denendi. Çok fazla sayıda çekilen filmler içerisinde kült olarak nitelendirilenler, günümüze kadar bilinirliklerini korudu: The Giant Claw (1957), Plan 9 from Outer Space (1959) … İstismar sineması içerisinde kategorize edilen filmlerin birçoğu kült olarak nitelendirildi. Özellikle istismar sinemasının erken döneminde, istismar filmi ile kült film kavramları nerdeyse aynılaşmıştı: Marihuana (1936), Reefer Madness (1936), Sex Madness (1938) …
Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’de başta olmak üzere sinemalarda (sonrasında ise televizyonda yerel kanallarda) gece yarısında gösterime giren Midnight Movies olarak isimlendirilen filmler, kült filmlerin gelişimi, finansmanı için önemli bir alan açtı: Freaks (1932), The Rocky Horror Picture Show (1975), Eraserhead (1977) … Amerika Birleşik Devletleri’nde Grindhouse, diğer ülkelerde ise farklı şekillerde isimlendirilen sinema salonlarının oluşturduğu yeni alt kültür film pazarı için çekilen filmler, kült filmlere önemli gişe geliri sağlayan dağıtım kanallarına dönüştü. Ana akımdan ayrılmış bu salonlar bir çok kült filmin finansmanında önemli rol oynadı: Coffy (1973), Dawn of the Dead (1978), The Texas Chain Saw Massacre (1974) … VHS’nin yaygınlaşması ile lokal dağıtım ağlarına kavuşan küçük firmaların veya kariyerinin başlangıcındaki yönetmenlerin çektiği filmler kült kavramının bağımsız film ile beslenmesine hizmet etti: Bad Taste (1987), Reservoir Dogs (1992) … Sansür kurulunun etkinliği 1970’lerde zayıflamaya başladı. Filmlerin kategorize edilerek gösterimlerine kısıtlı şekilde izin verilmeye başlanmasıyla ortaya çıkan filmler ve sexploitationların önemli bir kısmı kült film kavramı içerisinde nitelendirildi: Barbarella (1968), Emmanuelle (1974), Caligula (1979) … Telif hakları ile ilgili ihlallerin önüne geçilmesini sağlayacak yasaların yürürlüğe girmemesi sonucunda çekilen filmler (mockbusters, ripoffs, knockoffs veya remaksploitations filmler) kült kavramının yasa dışı olan bu alana doğru da genişlemesini sağladı: Batman Fights Dracula (1967), Dünyayı Kurtaran Adam (1982)… Yukarıda sıralanan kapsamlar altında çekilen filmler içerisinde çok fazla kült ve kült olmaya aday film yer aldı. Kült kavramı zaman içerisinde basit bir nitelendirmeden sıyrılarak pazarlama stratejilerinin parçası haline geldi. Kült kavramı altında; tartışmalı, sansürlü, yasaklı, erotik, bağımsız, yasa dışı, istismar, B ve Z gibi kategorize edilebilecek birçok farklı film toplanmaya başladı.
20. yy’a gelindiğinde kült, başta sinema olmak üzere tüm sanat disiplinlerinde verilen eserlerde eskiye göre çok daha fazla kullanıldı. Belirli bir sanat disiplininde kült eseri sevenler zamanla farklı sanat disiplinlerindeki kült eserlere de ilgi göstermeye başladı. Sanatsever kitlesinin aynılaşmaya başlaması ile kült eserlerin disiplinler arasında geçişkenlik göstermesi birbirini tetikledi. Zamanla kült edebiyat eserleri senaryolaştırılıp filme alınmaya, kült müzik parçaları filmlerde kullanılmaya başlandı.
Kült filmlerin tek gerçekçi ortak özellikleri, kendisine bağlı oluşan izleyici kitlesini kaybetmeden korumaları veya zamanla arttırmaları olarak belirtilebilir. Bunun dışında aşağıda belirtilen özellikler kült filmlerde farklı kombinasyonlarda bulunabilir.
Kült film izleyicisi tutucudur. Kült filmlere zaman ve mekan gözetmeksizin subjektif bir bağlılık gösterirler. Buna rağmen kült filmlere bakıldığında filmlerin tutucu olmadıkları görülür. Kült filmler genellikle akım, yöntem ve alışılmışlıkları değiştirerek kült olurlar. Bir filmi kült film yapan biraz da alt kültürlere aitliği olarak yorumlanabilir fakat kült filmlerin bir çoğu klasik, modern klasik yada döneminin popüler sinemasının ürünleridir. Farklı bir çelişki globalleşememiş kültler için geçerlidir. Filmin sadece lokal bir izleyici kitlesine ulaşması ve bu kitle içerisinde popüler olması fakat dünya sinemasında az bilinmesi birçok filmin kült statüsünde yanlış konumlandırılmasına sebep olur. Filmler yaşlandıkça bu yanılgı da artış eğilimi gösterir.
İzleyici kavramı kült film için diğer filmlere göre farklılık gösterir. Kült film izleyicileri genellikle zaman içerisinde izleyici veya takipçi olmaktan daha fazlasına dönüşür. İzleyiciler genellikle objektif bakış açısını bir kenara bırakıp filmlere karşı tutku beslemeye ve kendileri için filmi külte evirmeye başlar. Kült filmlerin uygun izleyicilerde düşünsel yıkma sebep oldukları görülebilir. Filmler sinemanın izleyici tarafından kabul gören anlatım yöntemi ve tekniğine müdahale ederler. Düşünsel yıkım genellikle düşünsel oluşumlar için fırsatları da izleyiciye getirir. Bu fikri oluşum, filmin kült statüsüne taşınmasında önem arzeder.
Bazı yönetmenler sinemanın alt kültürleri içerisinde kült statüsündedir. Kült film yönetmeni veya kült yönetmen olarak nitelendirilen yönetmenlerin filmografileri incelendiğinde genelde yönetmenin pek az filminin kült statüsünde olduğu görülür -istisnalar mevcuttur-. Aynı kült film tanımlamasındaki gibi kült yönetmen tanımlaması da yönetmenle ilişkisiz, yönetmenin takipçilerinin gösterdiği davranış şekli ile ilişkilidir.